Sevgili Oğlum ,
Her
şeyden önce sana varlığın ile var olmama sebep olduğun için teşekkür ederim.
Geçenlerde
25 yaşına girdin ve bu yaşa kadar her zaman bir evladın yapması beklenenlerin
en iyisini yapıp, yaşantını bir yola
koydun. Bu yaşında ne yapabilirim diye aylardır düşünüyorum. Seninle ayrı geçen
yirmiyi aşkın yıllar boyunca seninle paylaşamadığım o kadar çok şey oldu ki.
Sonunda
yaşadıklarımdan çıkardıklarımı seninle "erkek erkeğe" konuşup bir
"baba nasihati" olarak yazmaya karar verdim.
Ayrıca bunları apaçık herkesle paylaşmakta istedim,
çünkü benim gibi oğlu ile yaşayamayan ya da söze dökemeyen babalar adına
yapmam gerektiğini düşündüm.
Aşağıda
sana kadınlar hakkında öğrenebildiklerimi (!) aktarmaya çalışacağım. Artık
seninde bazı kararlar vermen gereken bir dönem yaklaştığı için belki bir rehber
olabilir.
·
"Evlilik" t-shirtlerde yazdığı gibi
bir "game over" değildir korkma. Oyun örnekse "next level" dır
ve daha zorlu bir süreç olduğu kesindir. O'da sen'de artık yeni bir tecrübede
olacaksınız. Yine'de level atlayamazsanız, ikinizde üzülmeyin. Yeni
oyuncularla, edindiğin tecrübelerle daha başarılı bir oyuna başlamanız ve en
üst seviyeye çıkmanız mümkün.
·
25- 35 yaş arası kadınlara dikkat et. Doğaları
gereği onlar "eş" ararken aslında "baba adayı" olarak temel
içgüdüleri etkisinde arıyorlardır. Muhtemelen iyi bir aday olduğundan senin
yaşayacağın iyi günler ve yaşatılan tüm güzellikler hamilelik testindeki
pozitif işareti ile sona erebilir. Ondan sonrasında dilerler ve uygun
görürlerse "baba sponsor" olarak "hizmet vermeye" devam
edebilirsin ya da ...
·
Eğer yanlış kafaları ile düşünen erkekler
gibi sahip olmayı ve cinsel başarını
kadını elde etmek gibi düşünürsen en büyük hatanı yapmış olursun. Bilesin ki
"beynine sahip olamadığın" hiç bir kadın "senin" değildir.
·
Kadınının gözlerine bak, onları "dinle".
Gözlerinin rengi değil derinliğinde gönderdiği mesaj bir kitap dolusu anlam
taşır. Eğer gözlerinden onu "anlıyabiliyorsan" sadece tanımaya
başlamışsın demektir.
·
Dilerim olur, ama bir gün çocuğun olursa unutma
öncelikle o çocuk "onun" çocuğudur, izin verir ve başarabilirsen
seninle de paylaşabilir. Sakın ha; onu "çocuğu" ile tehdit etme,
bırak kaplanı, dişi bir kediyi incele, ne demek istediğimi anlarsın.
·
Kadınınla sevişirken bir "kadınla"
nasıl sevişmek istiyorsan öyle seviş, eşin diye sınır koyma. Yaşa ve yaşat.
Hayal ettiklerini onunla yaşayamıyorsan bir yerde bir eksiklik vardır ve gün
gelip bu birikip açığa çıkar ve unutma kristaldeki tek çatlak bile parçalanmasına
sebep olur.
·
Klişelerden uzak dur. Ergenlikten öte işe
yaramaz. Bil ki kadın diye bir cins yoktur. Dünya'da kaç tane kadın varsa o
kadar " kadınlık" vardır. Her kadın kendine özeldir. Eğer birine
benzettiğini anlarsa bambaşka biri olarak gelir karşına, afallarsın.
·
Sevgini belli et, şefkatini asla esirgeme. Eğer
seni öperken kokluyor ise, seni seviyordur. Unutma kadınlar tüm duyuları ile
yaşar.
·
Yaptığı yemeği keyifle yiyen kadından korkma.
Yapana kadar hevesi geçip tatmayan, "ben pişirirken doydum" diyen kadın,
bir gün seni de "pişmiş yemek" olarak görebilir.
·
Mutlaka bir yerlerde gizemli bir noktan, çözemediği
bir şeyin kalsın. Bunu senin "hala keşfedilmeye, macerası yaşanılmaya değer" bir insan
olacağının garantisi gibi düşün..
·
Zekisin ve zeki olduğunu hissettir. Zeki erkek
her zaman öncelikli tercihtir ama çok belli edecek kadar da aptal olma.
·
Lütfen hayattan keyif al, neşelen. Esprilerini
ve hayatı dolu dolu yaşa. O da bundan zevk alacak ve inan birlikte daha da
keyifli olacaktır.
·
Nefes alamadığında hissedeceklerini onu
kaybettiğinde hissedecekmiş gibi sevdiğini göster. Karşılığını oksijen dolu
orman havası gibi alırsın.
·
Onu asla ama asla başka bir kadınla kıyaslama,
hele hele bunu hissettirme. O zaten bunu senden fazla yapmaktadır ama senin
yapmana tahammül edemez. Bitersin.
·
Bir kadın; gözlemcidir. Bir kafe dolusu kadının
ne giydiğini, nelerin yakışıp yakışmadığını sana bir çırpıda anlatabilir. Onun
için sakın görmediklerini zannetme.
·
Bir kadın en dost köpeğin gibi, sana karşılıksız
dostluk sunabilirken, eğer kuyruğuna basarsan kemiklerini bile parçalayacak
güçte "çene" yapısı olduğunu unutma.
·
Mutlaka dinle, dinlersen ve dinlediğine inanırsa
sana istediğin fazla her şeyi anlatacaktır. Ayrıca bir şeyler sorgulaman gerekmez.
·
"Seni tanıyorum" deme. Doğru bile
söylesen aksini ispat için gerekeni yapacaktır.
·
En sevdiği, onun için yaratıldığına inandığı
ayakkabı ya da giysilerinin artık modasının geçtiğini, "bir şeyim
kalmadı" diye söyleyebilen birinden daima aynı dozda seni seveceğini
bekleme. Senin de yaşam "modasını" yakinen takip edip kendini
güncellemen gerekir.
·
Doktorsun bilirsin; en sancılı, ağrılı gününde
bile hiç belli etmeden yürüyüp, gününü yaşayan bir kadının ne acılara katlanıp
sana yansıtmayacağını tahmin bile edemezsin.
·
"Anladığını" asla net söyleme, ima et ama net belirtme,
yoksa tekrar anlaşılmamak için gereken değişiklikleri yapacaktır.
·
Kadınlar "konuşur", inanamayacağın
detaylara girip uzun uzun anlatır. Burada "kalın puntolu" sözlere
dikkat et yeter, bunları hatırlaman onun için yeterlidir. Çünkü aradaki
boşlukları kendisi her defasında farklı sözcüklerle değiştirip yeniden, yeniden
yaşayabilir.
·
Giydiği kıyafetlere dikkat et ve belli et, her
ne kadar o senin için değil diğer kadınlar için giyinse de dikkatin taktir
toplar. Ama iç çamaşırları ise sevdiğine ve en çok sevdiği kendine özeldir.
Tüm
bunlardan sonra babam kadınları iyi tanımış diye düşünüyorsan sana gülerim.
Sevgili Pakize Suda'nın bir yazısından alıntı ile sana cevap vereyim; odada dolaşan
bir hamam böceği varsa takip et, bir yöne giderken durur ve birden bambaşka bir
yöne gidebilir. İşte onun neden bunu yaptığını anlayabilirsen kadınları da
anlayabilirsin canım oğlum.
Seni
çok seviyorum, iyi ki varsın ve yaşama nedenimsin.
Gözlerinden
öpüyor, ömrün boyunca mutlu ve huzurlu bir ilişki içinde olmanı dilerim.
Baban
Sefa Ulukan.
Ocak
2015 -Adana
KONU İLE İLGİLİ YORUM VE GÖRÜŞLERİNİZİ BEKLİYORUM ConversionConversion EmoticonEmoticon